“BİZİ YOK SAYANLARA KARŞI DAHA ÇOK MÜCADELE EDECEĞİZ” | Yeni Bizim Adana Gazetesi Web SitesiYeni Bizim Adana Gazetesi Web Sitesi

SON DAKİKA

“BİZİ YOK SAYANLARA KARŞI DAHA ÇOK MÜCADELE EDECEĞİZ”

Bu haber 08 Mart 2021 - 11:50 'de eklendi ve 105 views kez görüntülendi.

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü dolayısıyla Adana Barosu Kadın Hakları Merkezi bir basın açıklaması gerçekleştirdi.

Adana Barosu Kadın Hakları Merkezi’nin yapmış olduğu basın açıklamasında şu ifadelere yer verildi:

“8 Mart; ailede, toplumda, siyasal, sosyal ve ekonomik alanlarda eşitliğin sağlanması, emeğin sömürüsünün ve ayrımcılığın sonlandırılması, kadının insan haklarının ihlal edilmesinin önlenmesi için; eğitim, kültür, ekonomik ve hukuk alanlarında gerekli çalışmaların yapılması taleplerini yükselttikleri MÜCADELE VE DAYANIŞMA GÜNÜDÜR. Bu nedenle kadın mücadelesi aynı zamanda eşitliğin, özgürlüğün ve demokrasinin mücadelesidir.

Fırsat eşitliğinin sağlanmaması nedeniyle kadınlar eğitim haklarından yoksun kalmakta, istihdam olanaklarından yararlanamamakta; yönetim ve karar alma mekanizmalarında yeterince yer alamamaktadırlar. Toplumsal cinsiyet eşitsizliği, kadına yönelik ayrımcılığa, şiddete neden olmaktadır.

Ülkemizde kadın cinayetlerinin önlenememesini, aksine artarak devam etmesini endişeyle izliyoruz. Kadına yönelik şiddet, cinayet ve istismar artışlarının nedeni yasaların ve cezaların yetersizliği değildir.Kadını eşit ve özgür bir birey olarak görmeyen zihniyetin beslendiği, güç aldığı sosyal ve siyasal bir ortamın sorgulanması yapılmadan ve bu ortam ortadan kaldırılmadan kadının insan haklarının ihlallerinin önlenmesi mümkün değildir.Bu nedenle ülkemizde, aile içinden başlayarak kamusal alana yayılan cinsiyet ayrımcılığına ve eşitsizliğine neden olacak politikaların sonlandırılması gerekmektedir.

Kadınları toplumsal hayatın dışına iten ayrımcı ve cinsiyetçi politikalardan vazgeçilerek, kadını sadece ailenin bir parçası olarak gören, özgür birer birey olduğunu kabul etmeyen politik ve kültürel anlayış değiştirilmelidir. Kadının eşit ve özgür birey olmasını sağlayacak politikaların hayata geçirilmesi hiçbir tarihsel, kültürel ve dinsel gerekçelerle engellenmemelidir. Kadınların siyasal, sosyal ve ekonomik alanda eşit olarak yer almasını sağlayacak toplumsal cinsiyet eşitliği politikaları samimiyetle uygulanmalıdır. Kamu Kurum ve Kuruluşlarınca, cinsiyet temelinde ayrımcılık yapmayacak mekanizmalar oluşturulmalıdır. Demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devletinde kadının eşit ve özgür bir birey olduğu, devletin tüm kurum ve kuruluşlarınca içselleştirilmeli ve kadın haklarına aykırı hiçbir söylem ve eyleme izin verilmemelidir.

Kadınların yaşam haklarının güvencesi olan İstanbul Sözleşmesi ve 6284 sayılı yasaya yönelik tartışmalardan derhal vazgeçilmelidir. İstanbul Sözleşmesinin eksiksiz bir şekilde uygulanması sağlanmalıdır.

Hak savunucusu olarak bizler; uzun mücadeleler sonucunda elde edinilmiş Kadın Hakları kazanımlarından vazgeçilmesine yönelik her türlü girişime karşı, “kadının insan hakları” mücadelemizi dünden daha büyük bir inanç ve dayanışmayla sürdürme kararlılığındayız.

Adana Barosu Kadın Hakları Merkezi üyesi avukatlar olarak; Cumhuriyet Devrimleri ve Kadın Mücadelesi sonucunda elde edilen kadın hak ve kazanımlarında kayba neden olacak her türlü zihniyetin, söylemin, girişimin karşısında olacağımızı, kadına karşı ayrımcılığın ortadan kalktığı, kadının eşit ve özgür bir birey olarak var olduğu, kadının insan haklarının ihlal edilmediği, barışın, özgürlüğün, demokrasinin sağlandığı bir Türkiye ve Dünya için; kadın haklarının teminatı olan Atatürk Devrimlerine ve Laik Cumhuriyetimize bağlılıkla, mücadelemizi ve dayanışmamızı sürdüreceğimizi;

EVDE, İŞTE, SOKAKTA BİZİ GÖRMEMEK ADINA GÖZLERİNİ YUMANLARA KARŞI DAHA FAZLA GÖRÜNÜR OLACAĞIMIZI, BİZİ DUYMAYANLARA KARŞI DAHA FAZLA HAYKIRACAĞIMIZI, BİZİ YOK SAYANLARA KARŞI DAHA ÇOK MÜCADELE EDECEĞİMİZİ, kamuoyuyla saygılarımızla paylaşıyoruz.”