DSP Örgüt Kurulu Başkan Yardımcısı Hakan Buldu, Kozmik Radyo ‘Bizim Gündem’ programı, Pınar Aytekin ve Salih Güleç’in konuğu oldu. Örgütle ilgili çalışmaları ve ülke genelinde Demokratik Sol Parti’nin durumunu masaya yatırdığımız Buldu, Demokratik Sol Parti’nin her şeyden önce siyasette ahlakın üstlüğünü ön planda tuttuğunu kaydetti.
DSP olarak ellerinden gelen mücadeleyi yapacaklarını belirten Buldu, “Biz halkımızın daha refah, daha müreffeh bir duruma getirmek için Demokratik Sol Parti olarak elimizden gelen mücadelemizi yapacağız, bizim amacımız sadece genel seçimlerde milletvekili olup, meclise girmek değildir. DSP’nin literatüründe amaç ülkeyi yönetmektir” diye konuştu.
Demokratik Sol Parti’de örgütlenme nasıl gidiyor, siz de DSP Örgüt Kurulu Başkan Yardımcısı olarak neler yapıyorsunuz, anlatabilir misiniz?
DSP İLK GÜNKÜ GİBİ SİYASETE DEVAM EDECEKTİR
DSP’de örgütlenme şu anda geçmiş yıllardakinden daha fazla hızlı ve yaygın bir şekilde devam ediyor. Biliyorsunuz ki örgütlenmemizdeki son yerel seçimlerde, örgütlenme adına çıkarmış olduğumuz belediye başkan adaylarımız oldu. Seyhan’da olsun, Ceyhan’da olsun, Çukurova’da diğer ilçelerimizde birçok aday çıkardık. Türkiye genelinde de çok flash isimler hatta gündemi belirleyen isimler olan daha önce belediye başkanlığı yapmış olan arkadaşlarımızla beraber, DSP’de yine siyaset yapmaya devam ediyoruz. İnşallah bundan sonra da Demokratik Sol Parti, ilk önceki Rahmetli Onursal Genel Başkanımız Bülent Ecevit’in olduğu dönemdeki gibi, siyasete devam edecektir.
Demokratik Sol Parti’nin Cumhuriyet Halk Partisi’ni böldüğü iddiaları söz konusu oldu. Sizce DSP, CHP’yi bölüyor mu, bu iddialar hakkında neler söyleyeceksiniz?
Bu sadece insanlara başarısızlığın üzerini kapatmak için anlatılan bir sözdür. Çünkü Demokratik Sol Parti bir bölen değil, bir bilendir. Neden bir bilendir? Demokratik Sol Parti, Rahmetli Ecevit’in Cumhuriyet Halk Partisi’nden ayrıldıktan sonra, 1987 yılında Demokratik Sol Parti’ye geçtiğinde biliyorsunuz ki büyük bir atak yaptı. O zaman da CHP vardı. 1991 yılında 6 tane milletvekili çıkardı, 1996’da hükümeti yönettik, 1999’da Türkiye’nin birinci partisi olduk. O zaman Cumhuriyet Halk Partisi yok muydu? Vardı, o zaman size soruyorum, biz nasıl bir bölen oluyoruz? Biz tam tersine bir bilen olduğumuz için, ülkeyi yönetmeye talip olduğumuz için siyasette var gücümüzle çalışıyoruz.
CHP’Yİ BÖLMEK GİBİ BİR DERDİMİZ YOK
Bunu Cumhuriyet Halk Partili arkadaşlarımızda bilsin, diğer siyasi partilerden olan arkadaşlarımız da bilsin. Bizim CHP ile herhangi bir şekilde onları bölmek, onları herhangi bir şekilde farklı bir siyaset uygulayıp onlardan herhangi bir şekilde oy almak gibi bir derdimiz veya niyetimiz yok. Herkesin bildiği gibi biz de kanuni bir şekilde, anayasanın bize vermiş olduğu yetkilere dayanarak seçimlere giriyoruz ve elimizden geldiği şekilde oylarımızı almak için çalışıyoruz. Bundan doğal başka bir şey olabilir mi?
DSP Genel Başkanı Önder Aksakal’ın bir takım siyasi partilere ziyaretleri oluyor. Siyasi partilerin parlamentoya girmesi için baraj oy oranı ile ilgili birtakım bilgiler paylaşıyor. DSP ne istiyor?
CHP İYİ PARTİ’YE MİLLETVEKİLLERİNİ HÜLLE YOLUYLA VERDİ
Demokratik Sol Parti her şeyden önce siyasette ahlakın üstlüğünü ön planda tutuyor. Bakın yerel seçimlerden önce biz bir genel seçim yaşadık. İYİ Parti 6 ayını doldurmadan, büyük kurultayını yapmadan, Cumhuriyet Halk Partisi tarafından 15 tane milletvekili hülle yoluyla verdi. Bunu bütün siyasi partiler biliyor. Bu da neden oldu, bu milletvekilleriyle partisini kurabilmesi için gönderildi. Çünkü biliyorsunuzdur, bir parti kurulduğu zaman ya en az 41 ilde ve 41 ilin üçte birinde örgütlenme mecburiyeti olduğu için, veya da bunu yapamıyorsa en az mecliste 20 tane milletvekiliyle grup yapabilecek olan partilerin seçim hakları bulunuyor. Ama biliyorsunuz İYİ Parti de böyle bir şey olmadı, CHP’de bunu 15 tane milletvekilini hülle yoluyla İYİ Parti’ye verdi.
24 BUÇUK MİLYON VATANDAŞIN CEBİNDEN SEÇİM YARDIMI YAPILDI
İşin daha da ağır bir tarafı var. Bugün altı ayını doldurmayan bir partiye, seçim yardımı olarak 24 buçuk milyon vatandaşın cebinden seçim yardımı yapıldı. Ülkemiz bunu hak ediyor muydu? Bununla ilgili Genel Başkanımız birçok siyasi partilere ziyaretlerde bulundu. Bu partilere tek tek bir kitapçık hazırlayarak, bu gibi tutumların hatalı olduğunu, bu ülkede seçime hak kazanmış olan partilerin tamamının seçim yardımından faydalanabilmesi adına bir hareket başlattı.
Biraz yerele gelecek olursak, Adana’da DSP Seyhan ve Çukurova İlçe Başkanları istifa etti. Bu istifaların sebebi nedir?
İstifaların tabii ki bir takım sebepleri vardır. Demokratik Sol Parti siyasetinde asıl demokrasinin yaşandığının göstergesidir. DSP diğer partilere benzemez, istediğinizi istediğiniz şekilde beyan eder söylersiniz.
İstifa eden arkadaşlarımızın hakkında konuşmayı uygun bulmuyorum fakat bunu sorduğunuz için cevap vereceğim. Biliyorsunuz ki bizim 11. Ayda İl Kongremiz oldu. İl Kongremiz olmadan üç, beş ay önce biz Çukurova İlçe Başkanlığında toplandık, bütün ilçe başkanlarımız oradaydı. İl Başkanımız Selami Gördebil, ilk önce Çukurova İlçe Başkanımıza sordular, görevimize devam ediyoruz, Seyhan’a yeni bir atamamız geliyor, isim söyleyerek telaffuz edince orada Çukurova İlçe Başkanımız şu sözü gündeme getirdi, Sayın Başkanım ben Ankara’da torunlarım, çocuklarım olduğu için 6 ay Ankara, 6 ay Adana’da bulanacağımdan dolayı lütfen beni bağışlayın, benden bayrağı daha iyi taşıyabilecek olan bir arkadaşımıza ilçe başkanlığını devir etmek istiyorum. Biz de bunu memnuniyetle karşıladık.
SON BİR KAÇ GÜN KALA İL BAŞKAN ADAYI OLDUĞUNU AÇIKLADI
Çukurova İlçe Başkanımız bu konuşmadan sonra başka bir ilçe başkanı için teklifte bulundu, kabul ettik. Daha sonra yine Seyhan İlçe Başkanı kendi arkadaşı ona da tamam dedik. Seyhan ve Çukurova ilçe başkanlığına kendi istediği ve bizim de tamam dediğimiz arkadaşlar atandı. Kongrelerini de yaptık. Tüm ilçelerimizin kongrelerini yaptıktan sonra İl Kongremize dört, beş gün kala İl Binamıza geldiler. Diğer ilçe başkanlarımızla da anlaşmışlar dediler ki, ben il başkan adayı olmak istiyorum. Daha önce bu konuyla ilgili başkanlık yapamayacağını dile getirmişti ama son birkaç gün kala İl Başkanlığına aday oldu.
HİÇBİR ŞEKİLDE OLUMLU CEVAP ALAMADIK
Biz kendisine hiçbir şekilde olmayacaksın, olamazsın diye söylemlerde bulunmadık. Tabii ki demokratik hakkıdır, seçimlere girilir ve seçimlerde kim kazanırsa onunla devam edilir, diğer arkadaşlarımız ona destek verir. İl Kongremizden sonra maalesef sıkıntılar olmaya başladı. Sıkıntılar olunca tekrardan çok talepte bulunuldu, il sekreterimiz olsun, denildi. Birçok defa samimiyetin yaratılması ve aradaki soğukluğun giderilmesi için adımlar atıldı, fakat hiçbir şekilde olumlu cevap alamadık. Ardından da hiç ummadığımız anda arkadaşlarımız istifa dilekçelerini verdiler. Biz de en doğal hakları olduğunu düşündük. Biz de şu an Seyhan ve Çukurova ilçe başkanı adaylarımızın birkaç tane içinden belirledik, şu anda onların hazırlıkları içerisindeyiz. Çok yakında Seyhan ve Çukurova ilçe başkanlıklarımızı daha güzel bir şekilde açacağız.
Son olarak neler söylemek istersiniz, DSP olarak buradan ne şekilde seslenmek istersiniz?
ÜLKENİN DSP’YE İHTİYACI VAR
Biz Demokratik Sol Parti olarak tam bağımsız Türkiye Cumhuriyeti, Atatürk ilke ve inkılâplarına bağlı, hiçbir koşulda kimseye herhangi bir şekilde zarar vermeden yolumuza devam edeceğimize, bu ülke insanlarının, çiftçisinin, işçinin, emeklisinin, sendikacısının herkesin DSP’ye ihtiyacı olduğu düşüncesindeyiz. Bunu artık vatandaşlarımızda görmeye başladı.
DSP’NİN LİTERATÜRÜNDE AMAÇ ÜLKEYİ YÖNETMEKTİR
Fabrikalar teker teker kapanıyor, sendikalaşmalar bitti, işçilerimiz mağdur, emeklilerimiz bugün bin beş yüz lirayla geçim sıkıntısı yaşıyor. Bizim iktidar olduğumuz dönemde emeklilere yüzde dört yüz zam verilmişti. Şu anda emekliğe verilen zam miktarı yüzde beşlerde. Biz halkımızın daha refah, daha müreffeh bir duruma getirmek için Demokratik Sol Parti olarak elimizden gelen mücadelemizi yapacağız, bizim amacımız sadece genel seçimlerde milletvekili olup, meclise girmek değildir. DSP’nin literatüründe amaç ülkeyi yönetmektir. Yerel yönetimlerde de elimizden geldiği kadar belediye başkanlıklarını aldığımızda halkımız çok iyi görecektir.
ÖZEL RÖPORTAJ- PINAR AYTEKİN