Gürer: “Özelleştirme süreçleri fayda ve zarar olarak irdelenmelidir” | Yeni Bizim Adana Gazetesi Web SitesiYeni Bizim Adana Gazetesi Web Sitesi

SON DAKİKA

Gürer: “Özelleştirme süreçleri fayda ve zarar olarak irdelenmelidir”

Bu haber 20 Eylül 2022 - 19:06 'de eklendi ve 182 views kez görüntülendi.

CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, 1933 yılında Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk tarafından kurulan, 49 banka şubesinin yanı sıra 56 farklı sektörde hizmet verirken 2013 yılı itibariyle iştiraklerinin önemli bir bölümü özelleştirilen Sümerbank’ın tüketiliş sürecinden bugüne  yapılanların Meclis araştırması ile  incelenmesini istedi. Halen Sümer Holding bünyesinde olan varlıkların ve gerçekleşen özelleştirmelerin de amaç ve sonuç durumun irdelenmesini istedi.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Milletvekili Gürer, 1933 yılında kurulan ve 1938’de Kamu İktisadi Teşekkülü haline getirilen Sümerbank’ın Cumhuriyetin ilk yıllarında, sanayi planları ile kendisine verilen görev gereği; pamuklu dokuma, yünlü dokuma, deri ve ayakkabı, kimya, toprak ve seramik, kağıt ve demir-çelik sanayii sektörlerinde birçok üretim tesisini faaliyete geçirerek her yöreye ekonomik ve sosyal canlılık, bilgi, görgü, iş ve aş götürdüğünü hatırlattı.

SANAYİLEŞMENİN ÖNCÜLÜNÜGÜ YAPMIŞTI 

CHP Milletvekili  Ömer Fethi Gürer, “Sümerbank; pamuklu sektöründe 20, yünlü ve halı sektöründe 10, deri ve kundura sektöründe 4, kimya sektöründe 6, toprak ve seramik sektöründe 6, ticaret sektöründe 4, araştırma ve geliştirmede 1, çimento sektöründe 1, kağıt sektöründe 3 ve demir-çelik sektöründe 1 işletme olmak üzere toplam 56 işletme ve bankacılık sektöründe 49 banka şubesiyle hizmet veren bankacılık birimi ile Türkiye’de özel kesimin gerek sermaye gerekse teknik bilgi ve beceriden yoksun olduğu dönemlerde Devletin tüm yükünü omuzlamış ve Türkiye’de sanayileşmenin öncülüğünü yapmıştır” hatırlatmasında bulundu.

SÜMERBANK İKEN SÜMERHOLDİNG OLDU 

2003 yılı ve 2013 sonu itibariyle 11 işletme satılarak, 10 işletme devredilerek, 1 işletme kapatılmak suretiyle toplam 21 işletme, 16 mağaza, 11 bölge müdürlüğü, 14 iştirak, 304 bayi, 7 adet tedarik dağıtım ve depo müdürlüğü, 7 adet bölge şefliğinin özelleştirildiğini anımsatan CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Sümerbank adının önce Sümerbank Holding A.Ş. ve sonra Sümer Holding A.Ş. olarak değiştirildiğini hatırlattı.

SÜMERBANK’A BAĞLI 15 ORTAKLIK VE 390 MAĞAZA DA ÖZELLEŞTİRİLDİ 

Holding’in özelleştirme kapsamına alındığı tarihten bugüne kadar; 15 bağlı ortaklık ve şirket, 47 işletme, 45 iştirak hissesi, 1 marka, 3 tesis, 6 yarım kalmış tesis ve 390 mağazanın özelleştirildiğini ifade eden Gürer, “Özelleştirme İdaresi Başkanlığının muhtelif olurları ile özelleştirme programındaki  kuruluşlardan; KÖYTEKS-Köyteks Yatırım Holding A.Ş.,AKSANTAŞ-Akdeniz Sanayi ve Ticaret İşletmeleri A.Ş., Türkiye Yapağı Tiftik A.Ş., TZDAŞ-Türkiye Zirai Donatım A.Ş., TÜMOSAN-Türk Motor Sanayi A.Ş., TURBAN-Turizm A.Ş., TÜGSAŞ-Türkiye Gübre Sanayi A.Ş., SEKA-Türkiye Selüloz ve Kağıt Fabrikaları A.Ş, TDÇİ-Türkiye Demir ve Çelik İşletmeleri A.Ş., SÜMERHALI-Sümer Halıcılık ve El Sanatları Sanayi ve Ticaret A.Ş. ve TTA Gayrimenkul A.Ş. gibi şirketler Holding ile birleştirilmek suretiyle tüzel kişilikleri sona erdirilmiştir” değerlendirmesinde bulundu.

ARAŞTIRILMALI!

TBMM’den geçen torba yasalarla farklı kanunlar yeni kanunların içine nasıl ekleniyorsa özelleştirme sürecinde de Sümer Holding’in bünyesine çok sayıda kamu malı ve kuruluşun eklenerek farklı farklı devlet kurumlarının özelleştirmelerinin sağlandığını söyleyen Gürer,  Sümer Holding üzerinden sağlanan tüm özelleştirmeler ile mevcut durumun ele alınarak araştırılması için Meclis Araştırma Önergesi verdi. CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, özelleştirme sonrası durum ve özelleştirme ile amaçlanan faydanın gerçekleşip gerçekleşmediğini ayrıca buradan sağlanan kaynakların nerelerde, nasıl kullanıldığı ve kamu varlıkları nasıl eritildiğinin bu araştırma ile gözlemlenmesi gerektiğine vurgu yaptı. Gürer, “Yaptık oldu anlayışı yerine yapılan ile kamu ne sağladı ya da ne kaybetti, bu görülmeli ve varsa uğratılan zararlar da kamuoyu gündemine gelmelidir” diye konuştu