AK Parti Adana İl Başkanı Mehmet Ay, Lokum FM’de canlı yayınlanan Cendere Programı’na konuk oldu. Yayına evinden telefonla bağlanan Başkan Ay, Dünya’yı sarsan Covid-19 (Korona Virüs) salgını, Kozan’daki hayvan barınağında yaşanan olaylar, parti çalışmaları, Ceyhan YSK kararı ve evde alınan tedbirler hakkın soruları cevapladı. Ortaya çıkan salgının ilk çıkış noktasından başlamak kaydıyla tüm dünyayı etkisi altına aldığını söyleyen Başkan Ay, bir kişi çok kişi durumuyla karşı karşıya olunduğunu ifade etti. Başkan Ay, “Dünya bu salgın ile bir imtihan içerisinde. Türkiye’de de bu salgının etkilerinin en aza indirilmesi, daha sağlıklı bir yol alınması için hükümetimiz, devletimiz başta Sayın Cumhurbaşkanımız olmak üzere bakanlarımızla birlikte seferberlik ilan edildi. Tedbirler alındı. Vatandaşlarımızın mağdur olmaması için de hızlıca vatandaşımızın lehine olan uygulamalar da hayata geçiriliyor” dedi. ‘CAN KAYIPLARI İÇİMİZİ ACITIYOR’ Tüm tedbirlerin alınmasına rağmen ortaya çıkan can kayıplarının içlerini acıttığını söyleyen Başkan Ay sözlerini şöyle sürdürdü: ‘PARTİ ÇALIŞMALARIMIZI TEDBİRLERE UYARAK AKSATMADAN YAPIYORUZ’ ‘KOZAN’DAKİ GÖRÜNTÜLERİ GÖRÜNCE DEHŞETE KAPILDIM’ Kozan Belediyesi Hayvan Rehabilitasyon ve Bakım Merkezi’nde yaşanan üzücü hadiseye de değinen Başkan Ay, hayvanlara yapılan eziyeti kınadıklarını ve ilgililerin cezalandırılması için sürecin sıkı takipçisi olacaklarını söyledi. Başkan Ay, “Ben ilk kez sosyal medyadan bu görüntüleri görünce dehşete kapıldım, inanın tüylerim diken diken oldu. Videoyu da izleyemedim. Hemen bu olayı görür görmez ilçe Başkanımız Yusuf Bilgili’yi arayarak bu konuyla ilgili hemen bir tahkikat bir araştırma yapılmasını, ihtiyaçların neler olduğunun tespit edilmesi ve varsa sorumlularla ilgili Cumhuriyet Başsavcılığı suç duyurusunda bulunulması için bir talimatımız oldu. İlçe Başkanımız hemen olay yerine giderek ihtiyaçları belirledi. Ve bizde bu ihtiyaçların giderilmesi noktasında Yüreğir Belediyemiz ve İl Başkanlığımızla koordine ettiğimiz mamaları hemen hayvanlarımıza yetiştirdik. Akabinde ilçe başkanlığımız aracılığı ile Cumhuriyet Başsavcılığına bu olaya sebebiyet veren hayvanlara eziyet veren işkence çektiren ve insanlıkla bağdaşmayan bu durumu ortaya çıkartan tüm ilgililer hakkında suç duyurusunda bulunduk. Aldığımız bilgilere göre kaymakamlıkta bu konuda idari bir soruşturma başlatmış. Bizim buna göz yummamız bizim bunu görmezden gelmemiz mümkün değil. Yapılan eziyeti kınıyoruz. Yapanlarında cezalandırılması için sürecin sıkı takipçisi olacağız” dedi. YSK’NIN CEYHAN BELEDİYE BAŞKANI AYDAR HAKKINDA VERDİĞİ KARAR HUKUKU BİR KARARDIR “Bu süreçle ilgili ben bugüne kadar tek bir kelime açıklamadım. İlk defa sizlerin yayınında bir açıklama yapmış olacağım” diyen Başkan Ay, açıklamalarını şöyle sürdürdü: ‘İŞİN FARKLI MECRAYA ÇEKİLMESİNİ HAYRETLE İZLİYORUM’ Şimdi burada hukukun alanına giren bir konuyu ‘Siyasi darbedir. Siyaseten bizi alaşağı etmek istiyorlar. Siyasi rakiplerimiz bizi çekemiyorlar. Siyasi rakiplerimiz bize kumpas kurdular.’ Siyasi siyasi diye bu işin sürekli farklı bir mecraya çekilmesini ben hayretle izliyorum. Ve bu durumun kabul edilebilir bir tarafı söz konusu değil. Tabi biz YSK’nın gerekçeli kararını görmedik. YSK’nın hangi saikle hangi gerekçelerle mazbatanın iptaline karar verdiğini Bilmiyoruz. Kısa karardan anlaşılmadığı için gerekçeli kararı görmemiz lazım. Bu gerekçeli kararı YSK açıkladığında tüm unsurları ile bu olayın iç yüzünü öğrenmiş olacağız. Burada hukukçu olmam hasebi ile bir yorum yapacaksam eğer, temel mesele şu, Sayın Kadir Aydar’ın 2007 yılında işlemiş olduğu bir suçtan dolayı aynı dava dosyasında iki ayrı suçlama ile almış olduğu cezalar var. Bu cezaların yerine getirilme tarihleri 2018 yılı. 2018 yılında tamamlanmış. Şimdi burada 2018 yılında tamamlanan veya 2007 yılında verilen kararın daha sonra bozulup açılması suretiyle burada teknik olan kritik olan konu şu, memnu hakların yasaklanması. Memnu hakların yasaklanması durumu söz konusu oluyor. Bir insana bir ceza verildiğinde mahkeme kararında eğer ilgili kişi memnu haklardan yasaklı hale gelmiş ise bu kişi cezanın infazı bittikten sonra yasal süreler de gözetilmek suretiyle memnun haklardan yasaklı olma durumunun ortadan kaldırılması için aynı mahkemeden bir ek karar almak sureti ile memnu hakların iadesini alması lazım. Memnu hakların iadesini, kullanma hakkının iadesini aldığında bu kişinin seçilme yeterliliği ile ilgili ortada herhangi bir engel kalmıyor. ‘MEMNU HAKLARINDAN YOKSUN BİRİNİ ADAY YAPAN CHP’DİR’ Türkiye’de Yüksek Seçim Kurulu’nun vermiş olduğu sayısız kararlar var. Şimdi memnu hakları iade edilmeden seçime giren veya seçime girdirilen bir şahıs kendi partisinin konusu olmayıp ta nasıl siyaseten rakip partinin konusu haline geliyor? Bunu anlamış değilim. Yani bir başka deyişle memnu hakların iadesi kararını almamış olup, seçimlere sokulan, seçimlere giren bir arkadaşın burada siyaseten bir ahlak veya siyaseten hukuki bir doğruluk noktasında bir konuya oturtuyorsak bunun öncelikle CHP’nin bu konuyu irdelemesi lazım. CHP’nin yetkilileri memnu hakları iade edilmemiş bir kişinin seçime girmesini nasıl yorumluyor? Önce bunun bir cevabının verilmesi lazım. Burada YSK nın kararının hukuki olmadığını siyasi olduğunu söylemek. Tamamen siyasi popilizim ile söylenmiş bir durum olduğunu düşünüyorum ve durumu yadırgadığımı belirtmek isterim. İl Başkanı sıfatım ile yorum yapacaksam söylenenlerin tamamı abeşle iştigal bir konudur. Kaldı ki bunun örnekleri Türkiye’de sayısız kere var. ‘ADANA BAROSU’NUN AÇIKLAMALARI ÇOK NEZAKETSİZ’ Bir diğer husus, Adana Barosu’nun hiç kendi alanına girmeyen, avukatların haklarını gözetmesi gerekirken kendi alanına konusuna girmeyen bir durumda tamamen eksik bilgiyle veya bilgisizlikle veya kasıtla veya başka bir saikle burada beyanat vermesi kamuoyunda Belediye Başkanı’nın elindeki yetkiler gasp ediliyor gibi ve bunun da hükümet tarafından AK Parti tarafından yapılıyor gibi ihtiyat verilmesi son derece yanlış. Kabul edilebilir bir şey değil. Ve çok nezaketsiz. Aynı şehirde yaşıyoruz, bunların bu söylemlerini esefle kınıyorum ve kabul etmiyorum.” ‘EVDE KAL ADANA’ |