CHP’li Dr. Ali Şeker’in Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi’ne (CİMER) yapmış olduğu bilgi edinme başvurusuna verilen yanıtlara göre, 3. Havalimanı inşaatında ölümle sonuçlanan iş kazası sayı 52, en az 52 işçi iş cinayetlerinin kurbanı oldu. Şeker “Kapitalizmin mega proje sevdasının bedelini işçiler canlarıyla ödüyor” dedi.
İstanbul 3. Havalimanı inşaatının başından bu yana taşeronun taşeronunun taşeronu sistemiyle yaratılan köle düzenini 2016 başından beri verdiği soru önergeleri ve Meclis konuşmaları ile sürekli gündemde tutan, önlem alınmasını isteyen CHP İstanbul Milletvekili ve Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu üyesi Dr. Ali Şeker, Ekim ayında inşaat alanında kimliği belirsiz bir işçinin cesedinin rögar içerisinde bulunması sonrası konuyu tekrar meclis gündemine taşımıştı. Şeker tarafından CİMER üzerinden yapılan bilgi edinme başvurusuna, Arnavutköy Sosyal Güvenlik Merkezi tarafından verilen yanıta göre 2013 – 2018 yılları arasında 3. Havalimanı inşaatında toplam 52 ölümlü iş kazası yaşandı.
CİMER sorularına verilen yanıtı değerlendiren CHP’li Şeker, “3. Havalimanı inşaatı başladığı günden bu yana insanımızı, doğamızı, kentimizi ve geleceğimizi katleden bir eser olarak tarihe geçiyor. İktidar, temsil ettiği ve halkımızı vahşi pençelerine teslim ettiği neo-liberalizmin ruhuna uygun olarak 3. Havalimanı’nın büyüklüğü ile övünüyor. 3. Havalimanı’nı öne çıkarmak için her mecrayı kullanan, kütlesel büyüklükle övünen iktidarın işçilerin hayatını dikkate almadığını, yayın yasaklarıyla işçilerin haklı taleplerini halkın gözünden kaçırdığını CİMER verileri de kanıtlıyor. Para kazanma hırsıyla, iktidarın oluşturduğu taşeronun taşeronunun taşeronu sistem işçiler için bir köle düzeni yarattı. Görülüyor ki, bugüne kadar en az 52 işçimiz 3. Havalimanı inşaatında hayatını kaybetti. Yüzlerce işçimiz de yaralanarak sakat kaldı. İktidarı defalarca uyardık. ‘Burada köle düzeni var. İşçiler iş sağlığı ve iş güvenliğinden yoksun bir şekilde çalışmaya zorlanıyor’ dedik. Ancak emeği ve insanı hiçe sayan bu düzen, hem işçilerin hem de bizlerin tüm uyarılarımıza gözlerini kapatıp kulaklarını tıkamayı yayın yasaklarını tercih etti.” dedi.
52 Ölümlü Mega Projeye 2 Programlı Teftiş Ve 2 Milyon 733 Bin TL Ceza!
Dr. Ali Şeker, CİMER başvurusuna Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Rehberlik ve Teftiş Başkanlığı tarafından verilen yanıta göre, İGA Havalimanları İnşaatı Adi Ortaklığı Ticari İşletmesi unvanlı 3. Havalimanı inşaatına 2’si programlı, 3’ü iş kazası, 17’si şikayet ve ihbarlar neticesinde toplam 22 teftiş yapıldığını; bu teftişler sonucunda 74 yüklenici firmaya toplam 2.733.379 TL idari para cezası uygulanmasının önerildiğini belirtti.
- Havalimanı gibi büyük çaplı ve uzun süreli bir inşaatta, olumsuz çalışma koşulları ve işçilerin hak kayıpları konusundaki itirazları sürekli ülke gündemine taşınırken, sadece 2 programlı teftiş yapılmış olmasını eleştiren CHP’li Şeker, “3. Havalimanı’nda resmi verilere göre en az 52 işçi iş cinayeti sonucu hayatını kaybetmişken, işçiler olumsuz çalışma koşullarına karşı köle değiliz diyerek isyan ederken, devletin sadece idari para cezasını yeterli görmesi alenen iş cinayetlerini, emeğin sömürüsünü teşviktir” diye konuştu.
- Havalimanı İşçilerinin Haksız Yere Tutuklanması Ülkedeki Tüm Emekçilere Gözdağı Vermektir
Çalışma ve barınma koşullarının iyileştirilmesi için eylem yapan, 3. Havalimanı işçilerinin Eylül ayından bu yana tutuklu olduğunu hatırlatan CHP’li Şeker, “Güvenlikli çalışma koşulları, düzenli servis, sağlıklı yemek, tahtakurusu olmayan sağlıklı temiz yatakhaneler ve maaşlarının zamanında ödenmesini talep eden ve talepleri dikkate alınmayan işçiler Eylül ayında iş bırakmışlardı. 3. Havalimanı inşaatı süresince iş cinayetleri sonucunda kaybettikleri arkadaşlarının akıbetine uğramaktan korkan işçilerin direnişi polis, jandarma, özel hareket polisleri tarafından bastırıldı ve sendikal faaliyet gösteren işçiler ve sendika başkanları tutuklandı. İşçilerin haklılığı daha sonrasında 3. Havalimanı projesinin yüklenicisi İGA CEO’su Kadri Samsunlu tarafından da kabul edildi. Buna rağmen değişen bir şey olmadı. Aynı şantiyede, önceki gün maaşlarını isteyen işçiler maaşları verilmeden şantiyeden atıldılar. Ancak bu haklılığa rağmen işçiler ülkedeki tüm emekçilere örnek olmasınlar, haklarını aramasınlar diye gözdağı vermek için tutuklandılar. 5 yıllık inşaat süresince, uyarılarımıza rağmen iş kazalarını ve işçi cinayetlerini önlemeye yönelik gereken denetimleri yapmayanlar ve tedbirleri almayanlar, ihmallere göz yumanlar, iş cinayetlerinin ve iş kazalarının sorumluları hakkında idari para cezası dışında bir şey yapılmıyor. 52 işçinin katilleri yandaş müteahhitler ellerini kollarını sallayıp millete küfür etmeye ve açılışlara katılmaya devam ederken; yıllardır her tür hak gaspı ile kölelik düzeninde çalışmaya zorlanan, ekmeğinin peşinde koşan, emekçi kardeşlerinin ölümüne tanık olan ve bu ölümleri, iş kazalarını durdurun, ‘bari bundan sonra tedbir alın’ diye feryat edenler cezaevlerinde tutuluyor. Bu tüm topluma verilen bir gözdağıdır” dedi.
Tutuklu Havalimanı İşçilerinin Davası 5 Aralık Çarşamba Günü
Dr. Ali Şeker, bugün Silivri Cezaevi’nde tutuklu havalimanı işçilerini ziyaret edecek. Tutuklu işçilerin aileleri ve 3. Havalimanı İşçileri İle Dayanışma Platformu üyeleri Salı günü TBMM’de CHP Grup toplantısına katılacaklar ve ardından CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile görüşecekler. 5 Aralık Çarşamba günü ise Gaziosmanpaşa Adliyesi’nde Eylül ayından bu yana tutuklu bulunan 3. Havalimanı işçileri ilk kez hakim karşısına çıkacaklar.
16 yıllık AKP İktidarında 22.000’in Üzerinde Emekçi Canından Oldu
İSİG verilerine göre sadece Ekim ayında 43’ü inşaat iş kolunda olmak üzere en az 177 işçi, 2018 yılının ilk on ayında ise en az 1640 işçi, 2017 yılı genelinde ise en az 2006 işçi çalışırken yaşanan iş cinayetlerinde yaşamını yitirdi. 16 yıllık AKP iktidarında ortalama bir stadyum dolusu 22.000’in üzerinde işçi, iş kazalarında can verdi. Bu verileri değerlendiren CHP’li Şeker “Uluslararası Sendikalar Konfederasyonu (ITUC) tarafından açıklanan 2018 yılı Küresel Haklar Endeksi Raporu’na göre Türkiye işçi hakları açısından en kötü 10 ülke arasında yer aldı. İktidar için işçinin canının hiçbir kıymeti yok. İktidar son 20 yılda giderek artan bir şekilde doğayı betona boğan insan ve çevre için ölümcül mega projeler peşinde koştu. Bunun bedelini de işçiler canlarıyla ve sağlıklarıyla ödedi. Projeler yalnızca kütlesel hacmiyle, büyüklüğüyle değil proje hayata geçirilirken insan yaşamına ve çevreye gösterilen özenle birlikte prestij kazanır. Daha üç gün önce Kuzey Marmara Otoyolu’nda viyadük ayaklarına soğukta atılan ilk kat betonun kurumasını ve mukavemet kazanmasını beklemeden atılan ikinci kat beton, 3 işçinin hayatına mal oldu. Her zamanki gibi fıtrat açıklamaları yapıldı. Yayın yasağı getirildi. İktidar kölelik düzenini fıtrat anlayışıyla sürdürmeye çalışıyor. AKP iktidarı öncesi yılda 800 civarında olan iş cinayeti sayısı son yıllarda ortalama 2000’i aştı. İktidarın yarattığı kölelik düzeni ve zulüm politikaları neticesinde her iş günü 7’den fazla işçi canından oluyor” dedi.